
3 senedir Kıbrıs’ta sürücüyüm. Kıbrıs’ın hem kuzeyinde hem güneyinde mütemadiyen, biraz da mecburiyetten sürekli araba sürüyorum. Dediğim gibi henüz 3 seneden biraz fazla olmasına rağmen araba kullanmak beni çoktan bıktırdı. Fiziksel olarak yorgunluk yarattığından, zamanınızı çaldığından ve sürekli kısıtlamasından bahsetmiyorum. Evet, kısıtlamasından, buraya geri döneceğim.
Araba sürmekten bıkılır mı?
Bahsettiğim, psikolojik bir bıkkınlık. Benim yaşadığım yerde arabanız olmak zorunda. Çünkü otobüs yok. Olanlar da benim yaşadığım yerden geçmiyor mesela. Sanıyorum ki Lefkoşa’nın çoğu yerinde aynı sorunla karşılaşmak mümkün. Arabanız var diyelim, şanslısınız! Artık dilediğiniz yere gidebilirsiniz ama dilediğiniz yere park edemezsiniz. Aslında hiçbir yere park edemezsiniz. Park yeri yok çünkü.
Sorunu deşmek gerekirse
Güney Kıbrıs yolları
Biliyorum, Güney ile Kuzeyi kıyaslamaktan, kıyaslamaları okumaktan ya da dinlemekten hepimiz çok sıkıldık ancak bunun üzerinde durulması lazım. Arada 300 metre varken adanın bir tarafının oldukça modern ve yaşanır, diğer tarafının içler acısı olması sorunun adada olmadığının en büyük kanıtı.
Güney Kıbrıs’ta araba sürebilmek için sigortanızı çıkardınız, yola koyuldunuz. Güney’de bizde iki şerit olan tüm yollar orda 3 şerit. Tabii bu nüfusla alakalı bir durum, biliyorum. Bunu geçtik, tek bir çukur, yol bozukluğu yok. Olsa bile üzerinde çalışılıyor. Aslında düşününce çözüm basit. Baştan yapılırken sağlam, en iyi şekilde yapılınca, sonradan bozulmuyor yollar. Çok kafa patlatmaya gerek yok yani.
Tüm yollarda aydınlatma var, genelde yolların kenarları büyük ağaçlarla çevrili, 40-45 dereceleri gören Kıbrıs sıcağında araba sürerken sizi asfalt sıcağından koruyan, kışta yağmurdan sakınan güzel ağaçlar var. Bu çok başka bir mesele ya, her neyse…
Trafik ışıkları; önünüzde 5 ışık olsa ve hepsi size bakıyor olsa bile, işaretlerden, yolun planlanma sistemiyle yolunuzu bulmak gerçekten kolay.
Eğer şehir dışına çıkacaksanız, otobanları kullanabiliyorsunuz. Yolları bilmiyorsanız eğer, her yerde, normal olarak, tabelalar var. Sizi iyice yönlendiriyor. Olmadı, toplu taşıma alternatifiniz var.
Olması gereken şeylere şaşırır olduk farkında mısınız?
Kuzey’de böyle değil.
Tekrarlıyorum, Kuzey’de bir yere gitmek için arabanızın olması gerekiyor. Şehirlerarası sürerken, fazla hız yapamazsınız. Bahsettiğim hız 250-300 km değil. 100-120 km. üzerini hemen hiçbir yol kaldırmıyor arabanız yalpalamaya başlıyor.
Bariyer yok, bisiklet yolu yok, korumalar yok, yeterli aydınlatma yok, çember uyarıları var, kameralar var. Olur, da yakalanırsanız, 300 TL’de cezası var.
Şimdi tabii 300 liralık bir ceza ödedikten sonra beklentileriniz de yükseliyor.
Bu bahsettiğim sorunların yanında aslında en önce bahsetmem, durmadan yazmam gereken, bizim durmadan okumamız, konuşmamız, bağırmamız gereken bir konu var.
Trafik kazaları
Sorunlar çok basit, çözümler çok basit. Ama yine de sıralıyorum, eksik varsa tamamlamakta çekinmeyin lütfen.
1- Yollarımız kötü
2- Ehliyet almak ekmek süt almak gibi bir şey, yaşa, yeterliliğe bakılmıyor.
3- Yollarda çukur var, çukur yoksa kasis var.
4- Işıklandırma yok, en tehlikeli yollar bile zifiri karanlık.
5- Başka alternatif yok, eğer dışarıya çıkıp alkol tükettiyseniz kendi arabanızla dönmeniz lazım. (!)
6- Park yeri yok, park yeri bulamazsanız, yola da park edebilirsiniz, olmadı kaldırıma park edebilirsiniz
7- Kaldırım?!?!?!
Yazdıkça beni üzen ve sinirlendiren mevzu sadece benim sorunum değil, herkesin yıllardır uğraştığı, canını yakan, kardeşlerimizi, arkadaşlarımızı akrabalarımızı genç yaşta trafik kurbanı eden sistemin sorunu. Bu konuda da hemen diğer tüm konularda olduğu gibi devletin suçlu olduğunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Saydığım tüm sorunlar devletin elinde hallolabilecek sorunlar çünkü.
Biz artık daha fazla canımız yansın istemiyoruz, kaza olmasın ama yollarımız böyle kalsın da istemiyoruz. Güzelim ülkemizde işe bisikletle gidip gelmek, Dereboyu’nda yürüyüşe çıkmak, park cezası almaktan sinir krizi geçirmeden yaşamak istiyoruz.
Innovia Dijital ekibi olarak, biz bu konuyu devraldık. Birkaç destekçimizle artık bu işe bir dur demek istiyoruz. Facebook’ta “Hayatımız Trafik” adresimizi lütfen takip edin, daha huzurlu bir yaşam için birlikte güzel işler yapacağız.